Finlandiya Eğitim Sisteminde Zaman Yönetimi

Zaman yönetimi eğitiminin çocuklarda küçük yaşlarda başlaması, çocukların ileri ki yaşantılarındaki planlama ve organizasyon becerilerinin güçlü olmasını sağlayabilir. Çocuklara öncelikle zamanlarını planlamaları gerektiği ailede öğretilmelidir. Çocuk çevresindeki bireyleri gözlemleyerek aslında zamanı yönetmeyi öğrenir, daha sonra da okuldaki eğitimler ve uygulamalarla bu beceri pekiştirilebilir. Zamanı yönetmek ve planlamak başarıya daha kolay ulaşılmasını sağlayabilir.

Finlandiya okul ziyaretimde eğitim sistemlerinin önemli hedeflerinden biri olarak zaman yönetiminin önemini görebildim. Okulun çeşitli yerlerinde duvara asılı olan saatlerin gözünüzden kaçması mümkün değil. Ziyaret ettiğimiz okulun bahçesinde ve okulun dış cephesinde saat vardı. Okulun koridorlarında nereye baksanız bakın, orada bir saat görebilmeniz mümkün. Her bir atölyede, laboratuvarda, dil sınıfında, yemekhanede v.s. her yerde saat vardı. Gözlem yaptığımız sınıfta ise iki tane saat gördüğümde, nedenini sordum ve biri kapıdan bakan öğrencilerin zamanı öğrenmeleri için, diğerinin de sınıftaki öğrenciler için olduğunu öğrendim. Okulda bu kadar saatin olması okul gözlemimde dikkat etmem gereken noktanın çocuklarda zaman yönetimi konusu üzerinde olması gerektiği üzerine yoğunlaştı.

Ders başlamadan önce öğretmen ve öğrenci sınıfında yerini alıyor, zil çaldığında okul sessiz bir şekilde okul bahçesine çıkıyor, içeri zili çaldığında ise hiçbir zorlama olmadan çocuklar sakince ve vaktinde sınıflarına giriyorlardı. Hiçbir bağırış, çığlık, koşma veya derse geç kalma olmadan sistemli bir şekilde teneffüslerin olması, ne öğretmenin ne de öğrencilerin derse geç kalmamaları oldukça ilgimi çekmişti. Öğretmenlerin ders zili çalmadan derste hazır olmaları, geçirecekleri dakikanın tamamını sınıfta derste bulunarak geçirmeleri ise zaman tasarrufu anlamında oldukça önemliydi. Ders gözlemim sırasında ilgimi çeken başka bir nokta ise yapılacak her etkinliğe çocukların aynı anda başlamaları, sürecin aynı şekilde ilerlemesi ve aynı anda etkinliğe son vermeleri olmuştu. Çocuklar arasındaki seviyenin benzer olmasının yanı sıra, derslerde kullanılacak olan materyallerin öğretmen tarafından verilmesi gibi herhangi bir zaman kaybına neden olabilecek durumların minimalize edilmesi de önemliydi. Zaman kaybının önüne geçen başka bir etmen de sınıflarda yardımcı öğretmenlerin olması olabilir. Öğretmenlerin yardımlaşarak ders işlemeleri, herhangi bir teknik destek de işbirliği sağlamaları da zaman kaybını önlemeye yardımcı olmaktaydı.

Okullarında zaman yönetimine önem veren, etkinliklerinde zaman kaybını önemseyen, okulda öğretmen ve öğrencinin aynı ölçüde zaman yönetimi sorununu paylaştığı bir eğitim sisteminin başarılı olmasında zamanı planlamanın önemli olduğu üzerinde durulabilir. Geç kalmanın alışkanlık haline getirildiği ve zaman kavramının önemsenmediği bir eğitim sisteminde başarılı olmanın zor olabileceğini söyleyebiliriz.